Serenad Bağcan Odatv’ye konuştu

Serenad Bağcan. Türk müziğine farklı bir ses, farklı bir soluk getiren bir isim. Halası Selda Bağcan’ın genetiğini, duruşunu almış, varoluşu ve var oluşumu sorgulayan bir yaşam sanatçısı.

Serenad Bağcan ile Almanya’nın Nürnberg şehrinde bir araya geldik. Halasının izinden giden Serenad Bağcan ile Türkiye’de ve dünyada efsane olmuş bir ismin yeğeni olmak hakkında konuştuk. Serenad Bağcan Odatv’nin sorularını yanıtladı.

Deniz Gezginci: Serenad Hanım halanız Selda Bağcan ile Avrupa turnesi konserlerine birlikte çıkıyorsunuz.

Serenad Bağcan: Bu aralar hem Selda Bağcan ile hem kendi konserlerim ile hem de Fazıl Say ile yoğun bir tempoda birlikte çalışıyoruz. Halam ile Almanya’ya çok fazla kez birlikte gelip konserler verdik. Böyle güzel bir birliktelik yaşıyoruz ve bu benim çok hoşuma gidiyor.

Deniz Gezginci: İnsanın Selda Bağcan gibi Türkiye’de ve dünyada efsane olmuş bir halası olması nasıl bir duygu?

Serenad Bağcan: Halam Selda Bağcan kişilik özellikleri ile bulunmaz nitelikte bir kadın. Hani kanatsız melek derler ya aynen öyle. Yüreği temiz, herkesin iyiliğini düşünen, art niyeti olmayan, işini çok iyi yapan, çok disiplinli, kuralları olan bir kadın. Zaten o kurallar ve disiplin olmasa buralara gelinmez. Yani bir gününüzü onunla geçirmenizi isterim. Ben hep halam için çizgi film karakteri gibi derim. Hem çok komik hem ciddi. Onun dengesini çok iyi kuran bir kadın. Halamın genetiğini de taşıdığım için çok mutluyum.

Deniz Gezginci: Sizin de sesiniz, duruşunuz halanıza benzemiş. Kız çocukları da halaya benzer derler

Serenad Bağcan: Gerçekten öyle. Benim duruşum da fikirlerim de halama benzer. Bu genetikten gelen bir şey. Davranış kalıplarımız böyle ve ben böyle olmasından gurur duyuyorum.

Deniz Gezginci: Selda Bağcan gibi bir ismin yeğeni olmanın pozitif yanları olduğunu tahmin ediyorum.

Peki bu işin size hiç negatif yansıması oluyor mu?

Serenad Bağcan: Hiç olmuyor bugüne kadar da hiç olmadı. Aynı disiplin ve tutku bende de var: Bir şeyin üzerine gitmek ve o işin en iyisi olmak. Tutkuyla zamanın içinde kaybolmak zaten başarıyı getiriyor. O disiplin ve mükemmeliyetçilik sizi bazen zorlayabiliyor ama o bir hastalık.

Deniz Gezginci: Siz bugün sahnedeyken şunu düşündüm. İyi ki Selda Bağcan var ve iyi ki de sizin gibi bir yeğeni var.

Serenad Bağcan: Ben tek bir tane değilim. Biz üç kardeşiz. Halam ile birlikte üç kardeş, bazen dört Bağcan kadını aynı sahnede oluyoruz. Siz bir de o konserlere gelin ve oradaki genetiği görün. O da muhteşem bir şey.

Deniz Gezginci

Odatv.com